Six Feet Under - 13 ~ iki seksen virgül kırk yedi...

Six Feet Under - 13

3 Şubat 2008 Pazar

Chris Barnes - Vokal
Steve Swanson - Gitar
Terry Butler - Bas
Greg Gall - Davul

Tepeye not: Bu yazıyı zamanında Boo!'nun 15 Ocak 2007'deki on üçüncü sayısı için yazmıştım.

"Yine mi bir Six Feet Under albümü? Seni kendini tekrarlayan adam!" Hey bak orada ne var! -şlak!- Evet sanırım şimdi geçerli nedenimi anlatabilirim.

2 ay evvel Graveyard Classics'i tanıtmıştım aynı gruptan evet. Ama şimdi başka bir albümünü tanıtmam SFU abonesi olduğum için değil, bu sayıda adında bir yerde "13" geçen çok kısıtlı sayıda albüm olduğu için. Bu sayfada gördüğünüz 3 albümün dışında benim dinlediğim bir albüm yok bu kritere uyan. Sevgili arkadaşım Revani'ye danıştım gözümden kaçan var mı diye, o ise daha önce adını bile duymadığım bir heavy metal grubu olan Solace'ın "13" adlı albümünü önerdi. Esasında o da Solace'ı o esnada duymuş.

13, SFU'nun şu an için son albümü. 2007'nin ilkbaharında yeni albümleri gelecek, şimdiye kayıtlarının bitmiş olması lazım (2008 notu: Evet o albüm çoktan geldi, adı da Commandment). Öncelikle albümün adının Overkill'deki gibi 13. albüm olmasıyla bir alakası yok. Kapı gibi aynı adlı şarkıdan alıp koymuşlar (Ancak sonra dayanamayıp araştırdım ve DVD'ler de dahil olmak üzere çıkardıkları kayıtlar arasında 13. ürün olduklarını keşfettim).

Çok lagaluga yaptım, 13'e adam gibi değinemedim şimdiye kadar. Sonrası için de iddialı konuşmayayım ama haydi başlayalım artık. "Kendi" albümleri olarak sayabileceğimiz "bir önceki" albümleri Bringer of Blood'da baya bir deney yapmışlardı, özellikle de Massacre eski gitaristi Steve Swanson'un gruba katılmasının verdiği gazla. Bir kısım beğendi, bir kısım tepkiyle karşıladı bu albümü. 2 yıl sonra çıkan "13" ise tekrar normal yola dönüş albümü oldu. Bildiğimiz SFU müziği, bildiğimiz Barnes vokali. Şarkı sözleri sadece yaşam ve ölüm üzerine. Yer yer hızlanan müzik, bazen bu hızı vura kıra değil, adeta akarak hissettiriyor. Vücudumu dalgalandırarak yavaşça dans edesim geliyor böyle anlarda. Misalen "Rest in Pieces" adlı şarkı. Bunun dışında öne çıkan bir şarkı var mı diye bakıyorum, albüme adını veren "13" var mesela. Ondan sonracığıma "This Suicide" hoş bir seçim olabilir eğer kendiniz için "derleme CD" yapacaksanız (konu nereden nereye geldi yahu!). Bunların dışında albüm fazla şok etmeyen seviyelerde devam ediyor.

Albüm 36 dakika, kağıt üzerinde kısacık. Ama niyeyse bana her zaman uzun geliyor. Hatta geçenlerde dinledim, bana hayatımın en uzun 1,5 saatini yaşattı. Ardından Killbox 13 takmıştım sete. İkisiyle beraber zaman geçmek bilmedi. Hem eğlendiren hem de yavaş geçen bu zaman parçasının bütün hayata yayılması dileğiyle. Zira işe başladığım anda "Nuhahaha yetiştiremeyeceksin!" dercesine hızlı geçti zaman, şu yazıyı yazdığım dönemde.

  1. "Decomposition of the Human Race" – 3:42
  2. "Somewhere in the Darkness" – 3:53
  3. "Rest in Pieces" – 3:08
  4. "Wormfood" – 3:45
  5. "13" – 3:07
  6. "Shadow of the Reaper" – 3:38
  7. "Deathklaat" – 2:35
  8. "The Poison Hand" – 2:57
  9. "This Suicide" – 2:21
  10. "The Art of Headhunting" – 3:33
  11. "Stump" – 3:11

0 adet yorum var.: