70’lerin sonunda kurulup 80’lerin ilk yarılarında meyvelerini vermeye başlayan punk grupları arasında Discharge da vardır. Evet çok şaşırtıcı! İki saattir bu yazıya giriş yapacak cümleyi arıyorum ama bir türlü bulamıyorum. Çünkü 7/24 Discharge ve Misfits dinlediğim dönemler geçeli baya bir haftalar oldu. Of neydi o günler yahu (yıllar öncesini anlatıyorum sanki). Herkes inanılmaz geniş bir çevrem olduğundan bahsediyordu ama neredeyse hiçbirisi selamlaşmak dışında bir hayra vesile olmuyordu. Kazık üstüne kazık… Satış üstüne satış… Bunlar hep insanın kendine yönelmesini sağlayan şeyler. Egoizmin doğduğu, diğer hiçbir şeyi ve hiç kimseyi umursamamanın başladığı süreçler.
Şimdi anlattığım süreçte ne dinleyeceğim peki? Bıkkınlık gelmiş artık sinirlenince eldeki en sert metal albümüne koşmaktan. Onlar bile bir meşgaleyle ilgililer o sertlikte. Bu durumda imdadıma cover albümler yetişti. Slayer’ın Undisputed Attitude’undan Minor Threat ve Verbal Abuse’u, Overkill’in Coverkill’inden Dead Boys’u, Metallica’nın Garage, Inc.’inden ise Misfits ve Discharge’ı keşfettim. Aslında daha evvelden keşfetmiştim ama meyvesini yemek o döneme denk geldi. 2 hafta boyunca neredeyse sadece Discharge dinlemiştim (aralardaki Misfits’i saymazsak). Bunun nedenleri ve etkileriyse bu yazının konusunu oluşturacak zaten.
Discharge’ın diskografisinin büyük bir bölümü adı üzerinde deşarj olmaya yönelik. Bir tek kanımca hair metal denedikleri Grave New World albümünde böyle değildi, bir de deşarj tadını bundan sonraki hiçbir albümde alamadım şahsen (bunlarda da yamulmuyorsam crossover thrash’e geçiyorlar). Yani kısacası Grave New World öncesi müzikleri neredeyse aynı ve bir sürü EP ve demo ile dolu. Yine bir punk karakteristiği olarak bir şarkıda ortalama 4-5 rif dönüyor, Discharge’da bunun yanında her daim yüksekten uçan bir vokal var. Sürekli bağırarak, haykırarak söylüyor vokalist arkadaşımız. Müziğin gürültülü yapısına bu vokaller de eklenince ortaya gerçekten deşarj olmaya müsait bir şey çıkıyor.
Bu Never Again LP’si aslında tam olarak normal bir albüm değil. Yani aslında bir derleme olarak çıktı. Bir sürü EP ve demoyu bir araya getirdi, şarkıların çoğu bir arada kaldı. Zira mesela bu derlemeyle aynı adlı bir demosu da bulunur Discharge’ın. Kısacası bu albüm daha çok grubun kariyerinin ilk kısmını özetler nitelikte sayılır. Hoş, bu yazıda da albümden ziyade grubun kariyerinin ilk kısmının müzikal karakteristiğini anlattım ben de zaten. O zaman tanıdık şarkılara bakalım bir de. Mesela benim keşif kaynağım olduğundan ilk olarak Metallica’nın coverından tanıdığımız The More I See var bu derlemede. Sonra At The Gates denen grup The Nightmare Continues’u coverlamış, merak ettim bir ara arşivden çıkarıp bakayım. Anthrax ise Protest & Survive’ı coverlamış. Diğer göze batan şarkılarsa, özellikle en ortalığı dağıtanları seçeceğim, Never Again, Hear Nothing See Nothing Say Nothing, Doomsday ve yine adı geçecek ama The Nightmare Continues. Yazının girişindeki gibi şeyler size de olduysa özellikle bu şarkılara bakmadan geçmeyin. Ya da doğrudan bir doz bu derlemeden alın. İyi gelir.
- Warning
- Never Again
- Hear Nothing, See Nothing, Say Nothing
- The Nightmare Continues
- Where There Is A Will
- Drunk with Power
- The Final Blood Bath
- Anger Burning
- Two Monstrous Nuclear Stockpiles
- The Price Of Silence
- Protest And Survive
- Born To Die In The Gutter
- Doomsday
- The More I See
- State Violence State Control
- In Defense of Our Future
- Decontrol
0 adet yorum var.:
Yorum Gönder