Metal Church - The Dark ~ iki seksen virgül kırk yedi...

Metal Church - The Dark

3 Şubat 2008 Pazar

David Wayne - Vokal
Kurdt Vanderhoof - Gitar
Craig Wells - Gitar
Duke Erickson - Bas
Kirk Arrington - Davul

Tepeye not: Bu yazıyı zamanında Boo!'nun 15 Haziran 2007'deki on sekizinci sayısı için yazmıştım.

“Metal müziğe başlama grupları” diye bir tabir vardır. Eleman gelir, “Abi ben de metal müzik dinleyecem kimlerden başlayayım sence?” diye fikir sorar. Cevap veren kişi de sayar işte “Metallica, Iron Maiden, Megadeth, Dream Theater” falan… Bazısı Slayer bile der. Eğer bu olay ülkemizde yaşanıyorsa Pentagram bile söylenir. Bu tabir bir övgü mevzusu mudur, yoksa “çömlerin dinlediği gruplar bunlar, salla” diye hakaret mi içerir, o, yaklaşıma kalmış artık.

Seattle’lı grup Metal Church’ün ikinci albümü The Dark. Elimde üç tane albümleri var: Masterpeace, Blessing in Disguise ve bu. Okuduklarıma göre ilk albümleri Metal Church, en efsanevi albümleriymiş, dinlemediğim için yorum yapamayacağım. Ama eğer doğruysa, gerçekten artık insan eseri değil gibi bir şey olacak. Çünkü The Dark albümünü bu yazıda öve öve bitiremeyeceğim. Bir klasik olarak göstereceğim. Tüm zamanların en iyi 10 albümü seçilse, bu albümü listeye eklemeyen adama bin bir laf edeceğim.

1986 yılı mamulü olan bu albümü niye bu kadar çok tutuyorum? Diyelim ki tutmadım, albüm hala muazzamlığını koruyacaktır. Mesela geçenlerde bizim eskici bölümünü yazan Armağan’ın yanına gidip The Dark’ı kendisine dinlettim. Baya bir 80’ler manyağıdır kerata. Metalden ziyade, o dönemin rock’n roll, hard rock veya rock ile ilgili türetilebilen ne kadar türü varsa onlara ilgi duyan birisi. Metale –sanıyorum benden dolayı heh heh- saygısı büyüktür ama dinlemez yani. Şarkıları karıştırdı biraz The Dark’ta, dinlediği ilk şarkının birkaç saniyesinden sonra “Oooooooo! Hooocaaaaam! Muhteşem bu!” deyip diğer şarkılara atladı direkt. Deneyin sonucuna ulaşmam için bunu 999 kişi üzerinde daha denemem lazım ama bu örnekten de görüldüğü gibi, metal müziğe önyargısı olmayan her kişinin dikkatle dinlediği vakit hayran olacağı bir müzik ziyafeti var albümde.

The Dark’ın salt müziği değil, kapağı da oldukça iyi. Grubun logosunun konumu dergi kapağına benzetmiş olayı. Resimde de açık bir kapı, içerideki karanlıktan bakan bir çift göz. Tam 80’lerin korku filmlerini hatırlatan bir kompozisyon. Şarkılar da oldukça gaz. Özellikle girişteki Ton of Brics ve Start the Fire işi baştan sıkı tutuyor. Watch the Children Pray var, albümdeki tek yavaş şarkı. Ama tüyleri diken diken etmede çok başarılı. Bunların dışındaki şarkılar genel olarak gayet agresif ama başta fark ettirmiyorlar. Daha derinlemesine dinlerseniz anlıyorsunuz müzikteki sinir harbini. Melodik yapıları çok kuvvetli çünkü, kendilerini kolay ele vermiyorlar. Vokalist ayrı bir güçlü zaten. Hele bir Burial at Sea’nin başında attığı bir çığlık var ki, dillere destan (olacak inşallah birkaç kişi daha dinlerse çevremden heh heh).

Albüm boyunca muhteşem bir coşku, müthiş bir enerji var. Sanki her bir saniyeye saatlerce özen gösterilmiş gibi. Her dinleyişimde, eğer dikkatimi başka yere vermezsem 42 dakika boyunca tüylerim diken diken oluyorum. Metal müziğin en öz, en katıksız hallerinden birisi bu albüm. Bu tarza gönül verenlerin kaçıracakları çok şey var, eğer dinlemedilerse.

  1. "Ton of Bricks" - 3:00
  2. "Start the Fire" - 3:50
  3. "Method To Your Madness" - 4:52
  4. "Watch The Children Pray" - 5:57
  5. "Over My Dead Body" - 03:36
  6. "The Dark" - 4:11
  7. "Psycho" - 3:32
  8. "Line Of Death" - 4:42
  9. "Burial At Sea" - 4:58
  10. "Western Alliance" - 3:18

0 adet yorum var.: